Browse Month

Ekim 2007

Liderlik Nerede?

Haber ajanslardan ekranıma düştüğünde gözlerime inanamadım. Son bir ayda 30’dan fazla şehit veren Türkiye Cumhuriyeti’nin Savunma Bakanı Vecdi Gönül bakın Amerikalı meslektaşına ne diyor:“Amerika’nın bir şeyler yapması gerek. Kamuoyu baskısı çok büyük. Elle tutulur birşey istiyoruz. Ne olursa olsun…”

Robert Gates’in yanıtını merak ediyor musunuz?

“Türk bakan tek taraflı harekete geçme konusunda isteksiz olduklarını ima ediyor ki bu iyi bir gelişmedir. Bundan cesaret alıyorum…”

Ne olur kimse kimseyi oyalamasın ve kandırmasın.

Ortada örtülü bir savaş hali var.

Bu topraklar açık bir saldırı altında ve ülkenin yönetiminden birinci derecede sorumlu olan hükümet, birçok nedenden ötürü, bekliyor…

Ortaya atılan “hükümet yanlısı” bir görüş şu:

“Efendim, meclis hükümete sınır ötesi için yetki verdi. Ancak hükümetin bu yetkiyi kullanması için askerin gelip bu yetkiyi istemesi gerekiyor. Yoksa böyle bir ihtiyaç olduğunu siyasetçi nasıl bilebilir?”

Bu açıkça ifade ediliyor.

Asker ne yapıyor?

Barzani’ye bomba yağdırmamızı tavsiye eden gazeteciyi telefonla arayıp “on the record” şu cümleyi sarf edebiliyor:

“Yazınız çok önemli ve anlamlı. Takdir bana düşmez ama teşhis budur.”

Bu topraklar son derece kanlı bir oyunun içine çekilmiyor.

Çekildi…

Biz hâlâ hükümet ve asker arasında dolaşan bir kararın akıbetinden bahsediyoruz…

Ortada karar bekleyen son derece ciddi ve acil bir mesele var.

Bir “patron”umuz var… Desteği yüzde 47…

Bir “komutan”ımız var… Desteği yüzde 90…

Liderlik nerede?

Yok?

Bir vatandaş olarak ben şu anda tokat yiyorum…

Onurum ve gururum zedeleniyor.

Size yetki ve destek vermişim.

3 gün oldu..Top çeviriyorsunuz…

Kimin kimden, ne kapsamda, nasıl yetki alacağı halkımızı ilgilendirmiyor.

Karar verin ve bunu dünya ile bir an önce paylaşın. Bizi rahatlatın…

Beni susturabilirsiniz.

Ama SKYTURK’te çalışan bir editörümüzün başına gelen şu “vaka-i adiye” belki ilginizi çeker.

Editörümüz Selma Güçlü dün gece evde eşini bekliyor. Evinin bulunduğu sokakta 500 kişilik bir grup Türk bayraklarıyla sloganlar atıyor. Taksicilik yapmakta olan 39 yaşındaki eşi Erdinç Güçlü bu kortejin ortasında kalıyor. Galeyan halindeki grup Erdinç Güçlü’yü arabadan indirip 2 yerinden bıçaklıyor ve kafasına silah kabzasıyla defalarca vurarak hastanelik ediyorlar.

Erdinç Güçlü, Bursalı bir şehit torunu…

O kitle tarafından neden linç edilmek istendi tahmin edebiliyor musunuz?

Haber merkezimize Türkiye’nin dört bir yanından böyle görüntüler geliyor.

Kullanmıyoruz.

Bir kanal 2 gündür bu görüntüleri yayınlıyor… Roj TV…

“Türkler metropollerde Kürtleri linç ediyor” başlığıyla yayın yapıyor.

Hangi Roj TV mi?

Genelkurmay’ın bir gün sonra “temas kurulamıyor” dediği 8 askerin isimlerini yayınlayarak bizleri bilgilendiren televizyon kanalı.

Bu kanal en çok nerede seyrediliyor?

Güneydoğu’da…

Bu işin şakaya gelir tarafı kalmadı.

“Önderliğin” İmralı’da olduğu açık…

“Liderlik” nerede..?

Aşağıdaki adreste olabilir mi?

1600 Pennsylvania Avenue NW

Washington, DC 20500

 

Serdar Akinan
24.10.2007

ADSL’in Veliahtı VDSL

Alt şirketi TTNET ile verdiği ADSL hizmetiyle milyonları yüksek hızlı, kesintisiz internetle tanıştıran Türk Telekom yeni yıla hızlı ve indirimli tarifelerle girmeye hazırlanıyor

Bilgisayar sahibi olmanın 10 yıl önce kişilere ve kurumlara sağladığı faydayla bugünkü arasında karşılaştırma yapmaya imkan yok. Bunun altında yatan en önemli ayrıntıysa internet. Cihazları ve insanları; kısaca dünyayı birbirine bağlayan internet aynı zamanda sanal ile gerçek hayat arasındaki çizgiyi de her geçen gün biraz daha inceltti.

Bugün yüz milyonlarca insan iletişimini, ticareti, bankacılık ve kamu hizmetlerini web hizmetleri üstünden yürütüyor. Üstelik bu rakam hiçbir zaman düşüşe geçmiş değil. Bilgisayarların ucuzlaması, erişim seçeneklerinin artması ve fiyatlarının düşmesi, kullanıcı sayısının artmasına; dolayısıyla daha çok fayda sağlanmasına yol açıyor. Özetle; bilgisayar kullanımı, internet kullanıcı sayısı ve erişim maliyeti gibi kriterlerin ülke endekslerinde belirleyici faktörler haline gelmesi tesadüf değil.

Halen hizmet vermekte olan en eski ulusal internet erişim sağlayıcısı Türk Telekom’un (TT) yılbaşında sunmaya hazırlandığı hizmetler bu süreçte 20 milyon internet kullanıcısına koşan Türkiye’de süreci hızlandıracak gibi görünüyor.

TTNET adlı şirketiyle internet erişimi sunan TT, ağustos ayında başlattığı kampanyasıyla Türk kullanıcılarını 4 Mbps hızıyla tanıştırmıştı. 2008 yılının başında hizmete girecek yeni erişim tipi VDSL2 ise hızı 30 Mbps’ye çıkarıyor. Kabaca 7 katlık bir üst limit artışı gibi görünen bu bağlantı seçeneği, bir örnekle tarif edince daha iyi anlaşılabilir:

30 Mbps bağlantıyla 700MB’lık bir dosyayı çekmek sadece 4 dakika sürüyor. En hızlı ADSL seçeneği olan 4 Mbit’te aynı dosyayı çekmek için 30 dakikaya ihtiyacınız var. Yılan hikâyesine dönen ve ihalesi iptal edilen 3G altyapısına sahip olsaydık (2 Mbps için) bu işlem yaklaşık 1 saat sürecekti.

Elbette hızın sunduğu şey sadece dosya indirmekten ibaret değil.

İnternetten yüksek tanımlı (HD) video ve TV yayınlarını izlemek, sesli ve görüntülü iletişim kurabilmek gibi birçok katma değerli hizmeti de bütün konforuyla parmaklarınızın ucuna getirecek.

TT bu altyapıyı öncelikle 100 bin kullanıcı için sunmayı planlıyor. Sene sonuna kadar 250 bin aboneye hizmet verecek altyapı tamamlanmış olacak. Yapı olarak fiber optik kabloları kullandığı için başvuracak abonelerin bulunduğu noktalardaki altyapı yeterliliği de belirleyici rol oynayacak. Bu yeni seçeneklerle birlikte şu anki erişim tarifeleri de ucuzlayacak.

Evlerde yepyeni bir dönemi başlatacak bu dönemde kurumsal hizmetler de daha cazip hale geliyor. Çok daha hızlı veri trafiğine ihtiyaç duyan kurumlar için sunulacak Metro Ethernet 1000 Mbps erişim sunuyor. Başka bir deyişle bu erişime sahip şirketler 700 MB dosyayı sadece 4 saniyede çekecek! Diğer seçenekler arasında ATM, TTVPN ve kiralık devre gibi tercihler mümkün.

RADİKAL

Bayram Geldi Hoş Geldi

Bir mübarek ramazan ayı daha geride kaldı sevgili okurcular ve bayrama kavuştuk ve bu vesile ile hepinizin bayramının kutlu olmasını diliyorum.

Önümüzdeki hafta için yıllık izinimin bir bölümünü kullanaraktan CSS teknolojisi hakkında daha çok şey öğrenmeye çalışmayı düşünüyorum. CSS sayfasında web siteleri farklı browser tiplerinde de birbirine yakın görüntü verebiliyorlar ayrıca CSS, ajax gibi WEB 2.0 teknolojisinin ayrılmaz bir parçası olduğundan konuyla ilgilenen herkesin bi göz atmasında fayda var diye düşünüyorum. CSS sayesinde yaptığınız sayfalar cep telefonu ya da Palm gibi değişik platformlarda da sorunsuzca görüntülenebilir. Böylece daha çok kişiye ulaşabilirsiniz. tablo yerine Div‘lerle çalışmak daha fazla esneklik sunuyor. Sayfalarınıza rahatlıkla tema desteği de ekleyebiliyorsunuz

Bence sizde benim gibi bu işe ağırlık verebilirsiniz.

Bu arada farkettiğiniz gibi ne kadar çalışkanım değil mi? Tatilde bile bişeyler öğrenmeye çalışıyorum.

Facebook Şeysi

Belki çoğunuz biliyorsunuz ve uzun zamandır üyesisiniz ancak ben bundan haberdar olalı çok uzun zaman olmadı diyebilirim. Bu tür arkadaşlık sitelerinden pek hoşlanmam fakat www.facebook.com sıradan bir arkadaşlık sitesi değilmiş

Burada nick yok herkes gerçek isimi ve bilgileriyle giriyor ve resimlerini paylaşıyor. Uzun zamandır görmediğiniz dostlarınızı bulabiliyor ve anılarınızı tazeleyebiliyorsunuz. Sitenin bir çok özelliği var ama burada hepsini yazmam çünkü çoğunu bilmiyorum her gün de yenileri ekleniyor zaten…

Bu dünyayı yavaş yavaş etkisi altına alan site 23 yaşında bir genç tarafından yapılmış (Keşke benim de bir garajım olsa) geçenlerde Microsoft’un sitenin yüzde 5’i için 1.6 milyar dolar teklif etmesi sitenin potansiyel gücünü anlatmaya yeter herhalde

Aradığınız, uzakta olduğunuz, dostlarınızla bir araya gelmek ve fotoğraflarınızı paylaşmak için tam bir biçilmiş kaftan ön yargınız yoksa bi deneyin bence

Türk Telekom Internet Altyapı Değişikliğine Gidiyor

Türk Telekom, 2 milyon IP DSLAM portuyla internet erişim altyapısını yeniliyor. Bu sayede 20 megabitin üstünde bir hızla internet bağlantısının yanı sıra canlı sayısal TV yayını, isteğe bağlı içerik teslimi, IP telefon gibi hizmetleri sunabilecek.

İSTANBUL – Türk Telekom’dan yapılan yazılı açıklamada, şirketin yaklaşık 110 milyon Euro’luk yatırımla internet erişim altyapısını yenilediği ve 2 milyon IP DSLAM port ilavesi yaptığı bildirildi. Açıklamada, Türk Telekom’un, IP DSLAM adı verilen yeni nesil internet erişim cihazları sayesinde 20 megabitin üstünde bir hızla internet bağlantısının yanı sıra canlı sayısal TV yayını (Broadcast TV), isteğe bağlı içerik teslimi (Video on Demand), IP telefon ve yüksek kalitede video konferans gibi hizmetleri sunabileceği kaydedildi.

Türk Telekom’un, söz konusu yatırımda Alcatel-Lucent, Huawei, Meteksan Sistem ve ZTE Corporation ile işbirliği yaptığı, bir süre önce düzenlenen imza töreniyle erişim altyapısı yenileme çalışmalarına başlandığı belirtildi.

Açıklamada, yeni nesil internet erişim cihazları olarak bilinen IP DSLAM ile erişimin IP üstüne yoğunlaşacağı, üçlü oyun olarak tanımlanan bir sistem kapsamında ses, veri ve görüntü bir araya gelerek tek bir kanaldan iletilmeye başlanacağı ve multimedya içeriği ile zenginleşen iletişim imkanlarının kişiye özel iletişimle farklılaştığı ifade edildi.

Ses, veri ve görüntünün üçlü oyun (Triple Play) adı altında birleşmesiyle, internet üstünden TV yayınlarının mümkün olması (IPTV), istenen anda istenen video içeriğine internet üstünden ulaşılması (Video on Demand), internet üstünden telefon konuşmalarının yapılmasının (VoIP) sağlanacağı belirtildi.

Yeni IP teknolojilerinin yeni nesil ağlar (NGN), üçüncü kuşak mobil haberleşme hizmetleri ve IPTV taşıyıcı ağı için sağlam bir temel sağladığı, geleneksel DSL teknolojilerinin kısıtlarını ortadan kaldırdığı kaydedildi.

Açıklamada, konuya ilişkin bir değerlendirme yapan Türk Telekom Genel Müdür Yardımcısı Celalettin Dinçer, IP DSLAM teknolojileri sayesinde ADSL2 ve VDSL2 gibi saniyede 20 megabitin üstünde geniş bant internet teknolojilerinin kullanıcılar tarafından kullanılmaya başlanacağını ifade ederek, “Kullanıcı tarafında büyük bir çoğunlukla yatırım yapmayı gerektirmeyen bu sistemler sayesinde farklı hizmetler sunulabilecek” dedi. 

USB 3.0 ve Internet Explorer 8 Geliyor

Büyük umutlarla piyasaya gözlerini açan explorer 7 faciasından sonra microsoft 8. sürümü çok kısa süre içinde kullanıma açacağını duyurdu uzun zaman bizi 6 numaraya muhtaç eden firma çok kısa zaman içinde 2 yeni sürüm çıkarmış olacak

Explorer 8 de iyileştirilmiş CSS ve Ajax desteklerinden bahsediliyor ayrıca Plug-In desteğinin olacağı das vurgulanıyor. Bizde umarız öyle olur diyoruz ve ekliyoruz bir daha 7 numara gibi hantal bir sürüm istemiyoruz.

Bir diğer gelişme de USB tarafında yaşanıyor hayatımızı inanılmaz derecede kolaylaştıran USB teknolojisinin 3. sürümü 2008 yılına yetiştirilmeye çalışılıyor.

Bunun için Intel aralarında HP, NEC, NXPSemiconductors ve Texas Instruments firmalarınında bulunduğu bir toplantıda USB 3.0 Promoter Group topluluğunu kurdu.

USB 3.0 ile 5 Gbit/s hızı yakalanacak. Buda saniyede 640 MB veri transferi anlamına geliyor. Bu hız USB 1.1 de saniyede 12 Mbit (1.5 MB), daha yeni olan USB 2.0 da ise 480 Mbit (60 MB) şeklindeydi. Bu hızlarla karşılaştırılınca USB 3.0 10 kat daha fazla bir hıza sahip. Buda devrim niteliğinde bir değişiklik anlamına geliyor.

USB 3.0 versiyonu 2.0 da olduğu gibi “Tak- Çalıştır” özelliğinde olacak ve USB 2.0 ile uyumlu olacak. USB 3.0 da bakır kablolar yerine fiberoptik kablolar kullanılacak. Bu şekilde hem yüksek hız elde edilmiş hemde düşük güç tüketimi sağlanmış olacak

Widget Yerine KIRINTI Terimini Öneriyoruz

Aşağıdaki yazı http://www.gaxxi.com/buzz/yazi/widget-yerine-kirinti-terimini-oneriyoruz adresinden alınmıştır.

İngilizce “gadget” ya da “widget” olarak kullanılan şeye biz kırıntı diyoruz. Kırıntılar genelde blogların sağ barında gördüğünüz üçüncü parti web servislerine ait olan kutu kutu araçlardır. Hemen her web 2.0 servisi çeşitli kırıntılar geliştirir ve dağıtır. Böylece servisleri pek çok dağıtımlı noktadan ulaşılabilir hale gelir ve servislerine ziyaretçi trafikleri artar. İnsanlar kırıntıları takip ederek kırıntı dağıtan siteye de ulaşırlar.

Bir web sitesinin sunduğu içeriği, örneğin yaşadığınız şehrin hava durumunu gösteren bir kutuyu blog siteniz de kullandınız, buna widget yani kırıntı diyebiliriz.

Biz de bunun üzerine, İngilizce terimler yerine “KIRINTI” terimini kullanmaya başladık, örneğin ben www.neobu.com/umut kişisel sayfamda www.sinemalar.com web sitesinin hazırladığı “sinemalarda bu hafta” kırıntısını kullanıyorum. Sinemalar.com, benim sayfama kırıntı atmış oluyor.

Kırıntı anlamlı, çünkü

  • Bir kere kırıntının eklendiği siteyi içeriğinizle beslemis oluyorsunuz, bu anlamda Rss Feed yani RSS Besleme keimesinden de bir mantığı var.
  • Kırıntı’yı eklediğiniz siteden size bir yol göstermiş oluyorsunuz, böylece karşı sitedekiler sizin kırıntılarınızı izleyerek sizin sitenize de geliyorlar.

Başka Örnekler

Neobu‘da kırıntı teknolojisini, Gaxxi’deki kutular tekniğiyle birleştirip, adım adım ileri sihirbazlarla birleştirdik. Şimdi ihtiyacımız olan kutuların içeriğini arttırabilmek için diğer web sitesi sahipleri ve geliştiricilerinin kendi kırıntılarını geliştirmesi.

Örneğin, www.kayhanovic.com web sitesinde ki fotoğraflar, www.neobu.com/kayhonovic adresindeki fotoğraflar kırıntısından geliyor. Bu Neobu’daki her kutu için uygulanabilir.

Web sitesi sahipleri kırıntılarınızı geliştirin, çok eğlenceli. 🙂

İnternet ve Oyun Kavramı

Teknoloji ve bilişim, iş ve gündelik hayata pek çok kolaylık getirmekle birlikte; aynı zamanda insanoğlunu yeni eğlence türleriyle de tanıştırdı. Teknolojik oyuncaklardan; bilgisayar oyunlarına kadar uzanan bir yelpaze sunan teknolojik eğlencenin dünyada en fazla rağbet gören türü ise bilgisayar oyunları…

Bilişim arenasında ilk boy göstermeye başladıkları sırada ülkemizde çocuklara hitap ettiği düşünülen bilgisayar oyunları zamanla sayısal eğlence anlayışı olarak sadece müzik ve filmleri düşünebilen daha üst yaş gruplarını da kendine çekmeyi başardı.

PC oyunları zamanla eğlendirici olmanın yanında öğretici olmaya da başladı ve böylece çeşitli eğitim kurumlarında öğrenmeyi kolaylaştırmak için yardımcı bir araç olarak da kullanılmaya başlandılar.

Teknolojinin insanlara sunduğu pek çok icat gibi bilgisayar oyunlarının da pek çok yönde kullanılma olasılığının fark edilmesi çok ta uzun sürmedi.

Önceleri firmaların sadece kazandıkları paraları artırmak için oyun ve Internet’in gücünü birleştirmeleri maalesef bazı kötü niyetli kişilere de ilham kaynağı oldu. Sözü edilen birleşme sayesinde insanlar rakip olarak sadece arkadaşları ya da bilgisayarları değil çok sayıda insanı karşılarında buldular.

Pek çok birbirini tanımayan insanların birbirlerine üstün gelme çabası kumarın web ortamına taşınma fikrini doğurdu. Bu durum yavaş yavaş pek çok web sayfasında reklam olarak kullanıcılara ulaştı. Sektör zamanla o denli büyüdü ki, şirketler bilgisayarın IP numarasına göre insanların kendi dillerinde reklam göstermeye başladılar. Gösterilen reklamlarda müşteri adaylarına kayıt yaptırdıkları takdirde bonus olarak belli bir miktar kredi vermeyi taahhüt eden web sayfaları bu şekilde yeni üyeler kazanmayı hedefliyor.

Yukarıda bahsedilenler ilk başta kulağa çok hoş şeyler gibi gelse de aslında durum göründüğünden daha farklı… Sitenin kullanıcıya verdiği bonus aktif olana kadar insanlar zaten daha fazlasını kaybetmiş oluyorlar. Şimdiye kadar bu tür sitelerden zengin olana hiç rastlanamaması; sadece inandırıcılığı koruyabilmek adına bazen küçük miktarların kazanılabilmesi (ki bunlar genelde insanların girişte verdikleri kadar oluyor) durumu tamamen gözler önüne sürmeye yetiyor.

Gerçek hayatta olduğu gibi sanal hayatta da büyük sorunlara yol açan bu tür oyunlarda nihai olarak her zaman kasa kazanıyor fakat bu durum insanlarda neredeyse bir saplantı halini alarak hiç değilse kaybettiklerini kazanabilme arzularını tetikleyerek sürüp gidiyor.

Internet ve oyunların birleştirilmesiyle ortaya çıkmış bir kavram daha var… Devasa Online Oyunlar olarak anılan bu tür oyunlarda dünyanın bir çok ülkesinden insanlar bir araya gelerek sanal bir evrende birbirleri ile mücadele ediyorlar. Normal şartlar altında sıradan bilgisayar oyunları gibi kararında oynandığında sakıncalı bir durum oluşturmayan çok oyunculu bu tür oyunlar aşırı oynanma sonucunda bağımlılık derecesinde insanları kendilerine bağlayabiliyorlar.

Multiplayer oyunlar sıradan bilgisayar oyunları gibi bir süre sonra sona ermediği ve kullanıcı sıkılana kadar oynayabildiği için, insanları uzun süre monitöre bağlayabiliyor. İnsanlara adeta ikinci bir yaşam sunan bu oyunlar sırasında gruplar oynarken aynı zamanda birbirleriyle sohbet edebildikleri için insanlar oyuna daha çok bağlanabiliyor.

Bu tür oyunlar, eğer kullanıcılar zamanı iyi ayarlayabilirlerse eğlenceli ve dinlendirici olabiliyor ancak kendilerini atmosfere kaptıranların sayıları küçümsenmeyecek boyutlarda… Özellikle bu tür oyunlara genç yaştaki kullanıcıların ilgisini daha çok çektikleri için ebeveynlere büyük sorumluluklar düşüyor. Oyunlar yasaklandığında çocuklar evde oynayamadıkları için Internet kafelere gidebiliyorlar, bu nedenle anne ve babaların bir uzmana danışarak çocuğa ne kadar süre ile izin verilmesi gerektiğini öğrenmeleri gerekebilir.

Teknoloji de insan hayatındaki pek çok şey gibi iyi yönde ve gerektiği gibi kullanıldığında pek çok fayda sağlayabildiği gibi bilinçsiz kullanıldığı takdirde de olumsuz sonuçlar doğurabilir.  

NATO’nun Gizli Belgeleri ASELSAN’a Emanet

ASELSAN, daha önce TSK’nın hizmetine sunduğu internette güvenli haberleşme sağlayan kripto cihazını NATO’ya onaylattı. 26 ülkeden oluşan NATO, ASELSAN ürünlerini kullanırsa artık sadece sınırlı değil gizli haberleşmeleri de internet üzerinden yapabilecek. Bilgisayar üzerinde yer almayan ve bilgisayara sonradan kolayca takılıp çıkarabilen kripto cihazının onayı geçtiğimiz günlerde NATO’nun Bilgi Güvenliği Ürün Katalogunda yer aldı. Bu güne kadar sadece sınırlandırılmış bilgilerin internet üzerinden gönderilmesine izin veren NATO bu sayede önemli bir engeli aştı. Aralarında ABD, İngiltere, Almanya gibi pek çok gelişmiş ülkenin bulunduğu NATO’da bu güne kadar bilgisayara yüklü kriptolar kullanıyordu. NATO ülkeleri bu nedenle NATO içi haberleşmede sadece “NATO Restricted (Sınırlandırılmış)” derecesinde haberleşme sağlayabiliyordu. ASELSAN dışında “NATO Confidential (Gizli)” gizlilik derecesine ulaşan bir ürün NATO Bilgi Güvenliği Ürün katalogunda bulunmuyor.

Test nasıl yapıldı: Kişisel bilgisayar güvenliği, erişim denetimi, bilgisayar ortamındaki dosyaların şifrelenerek saklanması ve güvenli elektronik posta uygulamaları amacıyla ASELSAN tarafından geliştirilen kripto cihazı Belçika Mons’da NATO Bilgi Güvenliği Teknik Merkezi (NITC) tarafından test edildi. 1 Ağustos 2007 tarihinde yapılan değerlendirmeler sonucunda ASELSAN 2049 PCMCIA Kripto Modülünün NATO Haberleşme ve Bilgi Sistemlerinde (NATO CIS) “NATO Confidential” gizlilik derecesi dahil her türlü haberleşmede kullanılması uygun bulundu. ASELSAN’ın kriptosu bu sayede güvenli elektronik posta çözümü kullanımı için onaylanan NATO’daki ilk ve tek ürün olma özelliğine sahip oldu.