Her geçen gün bilgisayarların güvenliği ve kişisel bilgilerin gizliliği daha fazla tehdit edilir hale geliyor. Söz konusu risklerin artmasında bilgisayar korsanları kadar bilinçsiz kullanımın da payı olduğu yadsınamaz bir gerçek…
Bilinçsiz kullanım olgusunu iki farklı açıdan ele almak mümkün. Bunlardan ilki “crack” siteleri gibi güvenli olmayan kaynaklardan edindikleri dosyaları virüs testinden geçirmeden kullanmakta bir sakınca görmeyen ya da kendilerine ödül ya da armağan vaat eden her bağlantıya tıklamaktan çekinmeyen kullanıcıların davranışlarıyla açıklanabilir.
İkinci bakış açısı ise kullanıcıların dikkatsizlik ya da üşengeçliklerinden dolayı ortaya çıkmaktadır.
Genelde ücretsiz yazılımlarda karşılaşılan ancak bazı durumlarda bedeli ödenerek edinilmiş programlarda da kendini gösteren bir takım eklentiler yüklenebilmeleri için kullanıcıdan izin isterler. Kullanıcıların büyük bir kısmı da maalesef bu tür mesajları okumadan onay verirler. Bu şekilde istenmeyecek sonuçlar doğurabilecek eklentiler bilgisayara kurulmuş olur.
Yazılımlar aracılığıyla gelen bu tür eklentiler, sponsor olarak kullanıcıların ücretsiz bir şekilde söz konusu yazılımı kullanmalarını sağlarlar. Bunun karşılığında da kullanıcı alışkanlıklarını kaydederek web sitelerinde uygun reklamlar göstermeye çalışırlar.
Bazı yazılımlar bilgisayara kurulmak için mutlaka söz konusu eklentinin kurulmasını şart koşarken bazıları da kullanıcıya serbestlik tanımayı tercih ederler.Yükleme ekranında bulunan lisans sözleşmeleri kullanıcıları söz konusu eklentiler ve pek çok şey hakkında bilgilendirseler de genelde çok uzun oldukları için çoğu kullanıcı tarafından okumadan kabul edilir.
Literatürde “EULA” adıyla anılan ve “Son Kullanıcı Lisans Sözleşmesi” olarak Türkçeye çevrilen kurulum ekranlarında karşılaşılan bu tür uzun metinlere onay verilmesinin günlük yaşamda resmi bir sözleşmeyi imzalamaktan bir farkı yok gibidir. Bu nedenle lisans sözleşmelerinin dikkatli bir şekilde okunması kullanıcılara büyük fayda sağlayacaktır.
Lisans sözleşmeleri, kullanıcılara sahip olunan programla birlikte ne tür bileşenlerin ve eklentilerin yükleneceği gibi konuların yanında; programın kaç tane bilgisayara kurulabileceği, programla üretilen projelerin hangi koşullar altında dağıtılabileceği ve bu projelerin para karşılığında satılıp satılamayacağı gibi teknik hususlarda da bilgi verirler. Ayrıca kullanıcının yazılımın sahibi ya da kullanım hakkını elinde bulunduran birisi mi olduğu noktasını açıklığa kavuşturur. Bu nedenle tıpkı gerçek dünyada olduğu gibi sanal ortamlarda da bir sözleşmenin okunmadan imzalanmaması gerekir.
Geçtiğimiz aylarda bir firmanın lisans sözleşmelerinin okunma oranlarını tespit etmek için yaptığı bir deneme kullanıcıların bu konuyu ne kadar dikkate aldığını da gösterir niteliktedir. Firma, deneyde lisans metnine “Bu satırları okuyup bize dönüş yapan kişiye bin dolar ödeyeceğiz.” gibi bir ibare yerleştirmişti. Sadece bir kullanıcının yazılımın piyasaya sürülmesinden birkaç ay sonra firmayla bağlantıya geçmesi durumun ciddiyetini gözler önüne sermektedir.
Bazı yazılımlar kullanıcılara kolaylık sağlamak için eklentileri yüklemeden önce lisans metinleri yerine uyarı mesajlarını kullanmayı tercih etseler de kurulum işlemini olabildiğince kısa tutmak isteyen kullanıcılar karşılarına çıkan her uyarı ya da mesaja evet demekte bir sakınca görmüyorlar.
Şimdiye kadar bu tip eklentilerin kimsenin bilgisayarına zarar verip kullanılamaz hale getirmemesi, insanların bu durumu önemsememelerindeki en büyük etken olabilir. Söz konusu eklentilerin arka planda kullanıcı alışkanlıklarını takip etmeleri neticesinde pek çok kullanıcı bu durumdan rahatsız olmuyor ancak eklentilerin topladıkları bilgileri gönderirken kendi internet bağlantılarını yavaşlattıklarının farkına varamıyorlar.
Ücretsiz yazılı kullanabilmek kulağa çok hoş gelse de bir takım yazılımların varlıklarını söz konusu eklentilerin sponsorluğu altında sürdürebildikleri de bir gerçek. Bu nedenle kullanıcıların yükleme ekranları ve özellikle de lisans sözleşmelerini dikkatli bir şekilde okumaları gerekmektedir.
Zararlı eklentilerden arınmış ve ücretsiz yazılımlar için açık kaynaklı yazılımların tercih edilmesi yerinde bir karar olacaktır çünkü bu yazılımların kodları herkese açık olduğu için eklenti barındırmazlar ve ilerde risk oluşturabilecek bir durum olduğunda gönüllü programcılar tarafından müdahale edilebilirler ancak ilerde bu yazılımlar için yazılmış eklentiler kurulumdan sonra ayrı olarak yüklenebilir.