Browse Tag

korsan

Dünyanın Korsan Yazılım Karnesi Belli Oldu

Bu haber BThaber’den alınmıştır.

International Data Corporation (IDC) tarafından her yl geleneksel olarak gerçekleştirilen Korsan Yazılım Araştırması’nın 2008 yılı sonuçları açıklandı. IDC tarafından, küresel yazılım sektörünün temsilcisi Business Software Alliance (BSA) adına dünya çapında 110 ülkede gerçekleştirilen araştırmaya göre; 2008 yılında korsan yazılım kullanımı 36 ülkede sabit kalırken, 57 ülkede geriledi, 16 ülkede ise artış gösterdi. Çin, Hindistan ve Brezilya gibi ülkelerde kullanılan kişisel bilgisayar sayısının hızla artmasına paralel olarak düşüş eğiliminde olan korsan yazılım kullanım oranı, dünya genelinde 3 puanlık artış göstererek yılı yüzde 41 ile tamamladı. 

Korsan yazılım kullanımının, küresel yazılım sektörüne olan maliyeti ise bir önceki yıla göre yüzde 11 artarak, 53 milyar doları geçti. 2008 yılında korsan kullanım oranının en yüksek olduğu bölge yüzde 66 ile Orta ve Doğu Avrupa olurken, korsan kullanımı oranı en yüksek olan ülke ise yüzde 95 ile Gürcistan oldu. Lüksemburg yüzde 21‘lik korsan kullanımı ile Avrupa ve dünyanın korsan kullanımı en düşük olan ülkelerinin başında yer alırken, bu ülkeyi yüzde 24 ile Avusturya ve yüzde 25 ile Belçika, Danimarka, İsveç ve İsviçre takip etti. 

Araştırmada yer alan 110 ülkenin 57’sinde korsan yazılım kullanım oranının düştüğü, 40’ında bu oranda bir değişiklik olmadığı ve yalnızca 13’ünde bu oranın arttığı görüldü. Araştırmaya göre Türkiye ise korsan yazılımdan bir yılda 468 milyon dolar zarar ederek, dünya ekonomisinde en büyük kayıp yaşayan ilk 25 ülke arasına girdi. 

Korsan yazılım kullanım araştırması

Netbooklar lisanslı yazılım kullanımında en büyük etken 

Araştırma ile ilgili değerlendirmede bulunan IDC Araştırma Bölümü Başkanı John Gantz, krizden yara almadan çıkmaya çalışan tüketicilerin mevcut bilgisayarlarını uzun bir süre daha kullanma yoluna giderlerken, buna paralel olarak eskiyen bilgisayarlarda korsan yazılım kullanımının da artış yaşandığına dikkat çekti. Netbook satışlarında yaşanan artışın ise lisanslı yazılım kullanıma destek olan en büyük etkenlerden biri olarak ortaya çıktığını ifade eden John Gantz, gelecek 5 yılda gelişmekte olan ülkelerde 460 milyon potansiyel kullanıcının Internet erişimine kavuşmasını ise korsan yazılım kullanımının azalması yönündeki hedefler için büyük bir risk olduğuna işaret etti. 

Gantz, “Her iki durumda da, yazılımların maliyeti, yazılım korsanlığını teşvik eden sebeplerden yalnızca bir tanesi. Ekonomik krizin hem olumlu, hem olumsuz etkileri olacaktır. Ancak, 2009 rakamları gelmeden bu etkileri tam anlamıyla görmek mümkün değildir” dedi. 

Dünyada korsan yazılımla mücadelede, en çok ilerleme kaydeden ülke ise bir yılda 5 puan, altı yılda da 19 puanlık düşüşle korsan yazılım kullanım oranının yüzde 68’e gerilediği Rusya oldu. Yunanistan’da da korsan yazılım kullanımı 4 yılda yüzde 62’den yüzde 57’ye geriledi. 

Kaynak: BThaber

 

Servis Sağlayıcılar Korsana Karşı Birleşti

İngiltere’de 6 büyük internet servis sağlayıcısı firmanın kendi aralarında korsan müzik paylaşımını engellemek için centilmenlik anlaşması imzaladıkları belirtildi.

Hükümetin bu konudaki hazırlıklarını destekleme kararı alan ve bunu bir protokol haline getiren 6 büyük internet sağlayıcısının, yasadışı müzik dosyası kullanımını engellemek için birlikte çalışacakları açıklandı.

Çalışmanın ilk aşamasının söz konusu internet sağlayıcısı firmalar tarafından yasadışı müzik dosyası paylaştıkları tespit edilen müşterilerine “uyarı mektupları göndermesi” olacağı bildirildi. Mektuplarda firmaların müşterilerine “telif” hakkı bulunan eserlerin yasadışı müzik dosyası olarak internet üzerinden paylaşılmasının “hukuk dışı” olduğunu hatırlatacakları kaydedildi.

Bundan sonra yasal müzik dosyası paylaşım hizmetleri geliştirme yolunda adım atacakları belirtilen söz konusu servis sağlayıcısı firmaların, bu konuda yapılan anlaşmayı yakın zamanda resmen ilan edecekleri belirtiliyor.

6 internet sağlayıcısının imza koydukları centilmenlik anlaşmasının ana hatlarının İngiltere’de iş hayatı ve ticaretin denetimini yapan Department for Business, Enterprise & Regulatory Reform (BERR) tarafından hazırlandığı kaydedildi.

Bu arada hükümetin de korsan müzik kullanımının engellenmesi için yeni yasal düzenlemeler yapmak üzere çeşitli sektörlerin temsilcileriyle danışmalarda bulunmaya başladığı da belirtildi.

Kaynak: TÜBİDER

Yazılımlar da Donanımlar Kadar Önemlidir

Bilişim ve teknoloji alanında yapılan yatırımlar ve gerçekleştirilen AR-GE çalışmalarının sonucunda; her geçen gün yeni ürünler piyasadaki yerlerini alıyorlar.

Her çıkan yeni ürün de bir öncekine oranla daha çok avantaj ve özellik sunduğu için kullanıcılar da imkanları ölçüsünde ellerindekini yeniliyorlar ve böylece piyasaya olan talep sürekli canlı tutuluyor.

Donanım cephesinde, yeni piyasaya sürülen bir ürün ilk başlarda fiyat olarak fazla cezp edici olmazken; daha sonra giderek fiyatı düşüyor. Söz konusu ürünün bir de üst modeli çıkınca o ürün artık çoğu kullanıcının bütçesini zorlamadan rahatça ulaşabileceği bir seviyeye iniyor.

Piyasaya çıktığı ilk anlarda bir donanımın bu kadar fazla fiyata sahip olmasının nedeni, geliştirme aşamasında yapılan harcamaları telafi etmektir. Söz konusu yatırımlar karşılandığında ürün ucuzlamaya başlar ve daha yeni modeli yüksek fiyatlarla piyasaya çıkarılır. Bu döngü böyle devam edip giderken üretici firmalarda satışlarını gerçekleştirir ve geliştirmelere devam ederler.

Yukarıda anlatılan durum herkese çok mantıklı gelmesine rağmen ne yazık ki yazılım konusunda bazı kullanıcılar tarafından aynı tutarlılık gösterilemiyor.

İş donanıma geldiğinde kullanıcılar orijinal almayı yeğliyorlar çünkü taklitleri ya da düşük kaliteli olanları daha ucuz olmasına rağmen hem kullanım ömrü hem de verimliliğinin istenilenin altında olacağı herkes tarafından gayet açık bir şekilde biliniyor.

Yazılım ele alındığına ise donanımda görülen tablo biraz değişiyor ve kullanıcıların bazıları korsan yazılım kullanmakta bir sakınca görmüyor. Buna gerekçe olarak da fiyatların yüksekliği gösteriliyor. Elle tutulur, somut bir ürüne para verirken böyle bir değerlendirme yapmayan kullanıcıların yazılım konusunda aynı şekilde düşünmemesi ise kulağa biraz tuhaf geliyor.

Nasıl orijinal donanım kullanmanın avantajları varsa, lisanslı yazılımların da kullanıcılara sağladığı yararlar vardır.

Her şeyden önce lisanslı yazılım sahibi kullanıcılar karşılaştıkları sorunlarda yazılım üreticilerinden gerek web ortamında gerekse telefonda sağlıklı bir şekilde destek ve yardım hizmetlerini alabiliyorlar.

Üstelik bir çok üretici firma yeni versiyonu çıkan yazılımlarını eski sürümün lisansına sahip olan kullanıcılarına daha düşük fiyatla sunuyorlar.

Üreticinin inisiyatifine bağlı olarak, orijinal olmayan yazılımlar çıkan yama ve güncellemelerden yararlanamayabiliyor. Söz konusu güncellemeler arasında kritik güvenlik açıklarını kapatanların da olduğu hatırlanırsa; bu tür yamaların yüklenememesi bilgisayarlar içinde de önemli bir risk teşkil edecektir.

Bütün bunlar bir kenara itilse bile her şeyden önce bu yazılımları üreten firmalar ve çalışanları geçimlerini bu şekilde sağladıkları için, korsan kullanım bu kesime büyük zararlar vermektedir. Yeterli kazancı elde edemeyen bir firma kapanabilir ve insanlar yeni sürümlerden mahrum kalabilir. Özellikle bazı alanlarda sadece tek bir yazılımın öne çıktığı düşünüldüğünde meslekleri için o yazılımı kullananların ne kadar zor durumda kalacağı tahmin edilebilir.

Lisans sorunlarının giderek daha fazla dile getirilmesi hem Türkiye’de hem de uluslar arası arenada fikir eserlerini koruma adına daha caydırıcı cezaların oluşturulmasını sağladı. Artık bu tür durumlar daha sık takip ediliyor ve tespit edilmesi halinde kullanıcılar çok zor durumlarla karşı karşıya kalıyor. Bütçelerinde yazılıma çok fazla yer ayırmak istemeyen kullanıcıların alternatif ücretsiz yazılımlara yönelmeleri çok daha doğru bir tercih olacaktır.

Zombi PC Kavramı

Dünyadaki hızlı gelişime en çabuk ayak uyduran zümrelerin başında “hacker” ya da “lamer” diye adlandırılan kötü niyetli kişiler gelir. Bunun nedeni kötü amaçlı hareketlerini gerçekleştirmeleri için keşfettikleri yöntemlerin güvenlik firmaları tarafından hızla etkisiz hale getirilmesidir. Önlem alınan her saldırıdan sonra hackerler bıkıp usanmadan bir yenisini icat ediyorlar.

Her ne kadar bilgisayar korsanlarının çabalarını boşa çıkaracak metotlar geliştirilse de güvenliği fazla önemsemeyen kullanıcıların varlığı kötü niyetli insanların ekmeğine yağ sürmeye devam ediyor.

Eskiden bilgisayara bulaşan zararlı yazılımlar sadece o bilgisayara zarar verebiliyorlardı ancak Internet’in giderek yaygınlaşması saldırganlara daha çok insana zarar verme imkanı sağladı. Günümüzde, bilgisayar korsanları, başkalarının bilgisayarlarına bulaştırdıkları zararlı yazılımlarla yine başka insanlara zarar verebiliyorlar. Bu şekilde yakalanma risklerini minimuma indiren hackerler suçu başkasına yüklemiş oluyorlar.

Yukarıda özetlenen durumdaki bilgisayarlara bilişim literatüründe “Zombi PC” adı veriliyor. Öldükten sonra dirilmiş ve şuursuzca başkalarına saldıran yaratıklar anlamına gelen zombi kelimesi burada da kontrolü başkasının elinde bulunan ve diğer bilgisayarlara saldırıda bulunan PC’ler için kullanılmaktadır. Burada her şeyden önce yanlış anlaşılmaması gereken bir durum var. Zombi haline gelmiş bilgisayarlarda kontrolün tamamı kötü niyetli kişilerin eline geçmiyor; sadece saldırganlar belirli işleri gerçekleştirme yetkisine sahip olabiliyor. Saldırganların ele geçirdiği bilgisayarın sahibinin ise hiçbir şekilde durumdan haberi olmuyor. Böylelikle saldırganlar, masum insanların bilgisayarları aracılığıyla spam gönderebiliyor ya da bankacılık işlemlerinde bulunabiliyor. Suç tespit edilince fatura ne yazık ki zombi bilgisayarların sahiplerine kesiliyor.

“BOTNET” yani “Bot Network” adı verilen ağa bağlı olan ve emirlerini oradan alan zombi bilgisayarların tamamı DDos Atak diye isimlendirilen servis reddi saldırılarını da yaygın olarak kullanmaktadırlar.

Tanınmış güvenlik firmalarından birinden yapılan açıklamaya göre Türkiye’ de, yabancı korsanların eline geçtiği için Internet saldırılarında bulunan Zombi PC sayısı bir buçuk yılda 14 kat arttı. Bundan bir buçuk yıl önce Türkiye; Internet saldırılarında bulunan bilgisayarlar sıralamasında yirmili hanelerde yer alırken şimdi yedinci sırada. Türkiye bugün bir ya da birkaç Bot Network’un parçası haline gelmiş durumda.

Yapılan araştırmalara göre bu artışın en büyük nedenlerinden biri Türkiye’de ADSL hizmetinin devreye girmesiyle statik IP sayısının çoğalması. Sabir IP kavramının yanına yüksek hız ve bilinçsiz kullanıcılar de eklenince kötü niyetli kişiler için bulunmaz bir fırsat doğuyor.

Bir diğer neden ise bilgi-işlem yöneticilerinin sunucu bilgisayarların (server) güvenliğini sağlarken istemci (client) bilgisayarların güvenliğine yeterli önemi vermemeleri olarak gösteriliyor. İstemcilerin imajı alınarak gerektiğinde bilgisayarların kurtarılabileceği düşüncesi hackerleri bu tip bilgisayarlara yönlendiriyor. Bütün bunlar da gösteriyor ki artık bilgisayarların güvenliğini sağlamak için sadece anti virüs programları yeterli olmuyor.

Bilgisayarların zombi haline gelmemesi için bir virüsten korunma yazılımı mutlaka olmalıdır. Ayrıca sık sık program güncellenmelidir.

Bunun yanında, bir güvenlik duvarı ve trojan, casus yazılım önleyici programlar da kurulmalı ve güncel olup olmadıkları belirli aralıklarla kontrol edilmelidir. Tüm güvenlik yazılımlarının yanında ayrıca işletim sistemin güncel olması da büyük önem taşımaktadır.

İşletim sistemi ve güvenlik yazılımlarının güncel olması sorunu büyük ölçüde önleyecekmiş gibi görünse de bilgisayarda kurulu diğer programların da (medya oynatıcısı, grafik tasarımı gibi) güncel olmaları gerekmektedir. Bazı durumlarda güvenlik yazılımını aşamayan bilgisayar korsanları; sıradan programların güvenlik açıklarından faydalanmayı tercih edebiliyorlar.

Görülüyor ki bilgisayarları riske atmamak için sadece gerekli yazılımları kurmak yeterli olamayabiliyor. Aynı zamanda güncellemelere de büyük önem vermek gerekiyor. İlk bakışta bu önlemler çok zahmetli gibi gözükseler de sonradan ortaya çıkabilecek durumlarla kıyaslandığında aslında harcanan çabanın göz ardı edilebileceği ortaya çıkacaktır. Bir gün başkasının işlediği bir suçtan dolayı sorumlu tutulmaktansa bilgisayarların güvenliği için emek sarf etmek kullanıcıların yararına olacaktır.